Kadir Has Anadolu Lisesi

Test Çözme ve işaretleme Tekniklerinin Kavranması Maalesef eğitim sahasında ülkemizde yaşanan çarpıklıklardan biri de okullarımızda uygulanmakta olan sistemle. ÖSS'deki soru çözme tekniklerinin tam olarak örtüşmemesi. Zaten MEB ile YÖK arasındaki sürtüşmeler de eksik olmuyor ülkemizde. Bu iki devlet kurumu nedense birtakım temel problemlerden ötürü sürekli karşı karşıya geliyor. Lise eğitimini bakanlık koordine ederken; üniversite sınav sistemine ve bunun uygulamalarına YÖK ve ÖSYM karar veriyor. Bu uyuşmazlıklar da tabii olarak öğrenciler aleyhine birtakım sonuçlar doğuruyor. Sık sık sınav sistemi değişiyor, katsayılarla oynanıyor ve gereksiz müdahalelerle zaman kaybı yaşanıyor. Bunun yanında bazen rejim tartışmalarına kadar uzanan çekişmeler yaşanıyor. Üniversitede tercih etmek istediği bölüm nedeniyle ek puan almak avantajlı bir konumda olmak için ilgili liseye giden bir öğrenci, bu umutlarla eğitimini sürdürürken ani bir kararla katsayıların değişmesi ya da sistemde yapılan birtakım oynamalar sonrasında mağdur olabiliyor. Hak mahrumiyetini gidermeye yönelik çabaları bir sonuç vermediği gibi hukuki mücadelesine daha geniş bir perspektif kazandırma gayretleri de bambaşka yorumlara neden olabiliyor. Her neyse bunlar memleketimizde artık hepimizin alıştığı sıradan hadiseler olmaya başladı. İnsani bazı duyarlılıklar da bu süreçte güme gitti. Fakat bütün bunlar mevcut sınav sisteminde çok dikkatli olunması gerektiğini bir kere daha teyit etti. Bu dikkatin gözden kaçmaması gereken unsurlarından biri de bazen bir sorunun bile hayati derecede ehemmiyet arz ettiği sınavda soruları tekniğine uygun olarak çözmeyi başarmak. Zamana karşı yarışılan sınavda süreyi iyi kullanmanın yollarının başına soruları en başarılı olduğunuz alandan başlayarak verimli bir hızda çözmeniz gelmektedir. Test tekniğine hakim olma, soruların cevaplarını, cevap formlarına uygun bir şekilde yerleştirme noktasında pek çoğunuz sekizinci sınıfın sonunda girdiğiniz LGS' den ötürü tecrübelisiniz. Hatta bazılarımız ilköğretiminizin son sınıfını bu gaye ile çeşitli kurslarda geçirdiniz. Ancak bu şansı bulamayanlar; lise birinci ve ikinci sınıfta da bir takviye görmeyenler. iş üniversiteye hazırlık aşamasına gelince formları doldurma ve işaretleme noktasında dahi ciddi hatalar yapıyorlar. Yıllarca okullarda klasik metotlarla yazılılara hazırlanmış olan bu talebeler, önlerine bırakılan sınav kitapçıkları ve cevap formları karşısında ilk etapta şaşkınlık yaşayabiliyorlar. ((öss hazırlık, test çözme tekniği)) Bunlar belki kısa zamanda aşılabilecek hususlar. Ancak asıl önemli olan husus; farklı branşlardaki soruların tekniğine uygun olarak nasıl çözüleceği. Örneğin tarih dersinden yıllarca klasik usullerle yazılı olan öğrenciler; paragraflı, öncüllü ya da doğrudan doğruya bilgi sınaması yapılan sorular karşısında neler yapmalılar? Okulda, "Malazgirt Savaşı'nın Türk ve Dünya tarihi açısından önemini anlatınız?" şeklinde bir soruya muhatap olan ve bunu iki üç paragraf halinde izah etmeye çalışan bir öğrenci, ÖSS denemesinde yine aynı konu ile ilgili olarak verilen bir paragraftan yorum yaparak beş şıktan birinde verilen siyasi ya da askeri sonuca nasıl, ulaşacak? Bir konuyu teorik olarak bilmek, hakkında konuşacak düzeyde malumat sahibi olmak aynı konu ile ilgili olarak çeldirici bazı yaklaşımlarla hazırlanan ÖSS sorusunu çözebilmek için yeterli olmayabiliyor. Bir dersten okulda çok iyi düzeyde olmanız ve ortalamanın üzerinde puanlar almanız, ÖSS sisteminde de aynı başarıyı göstereceğiniz anlamına gelmiyor. Şüphesiz çok katkısı var;ama tek başına başarı garantisi veren bir ölçü değil. Bu açıdan hem okulda hem de gittiğiniz kurslarda hocalarınızın soru çözme tekniklerini çok iyi takip edin. Bu sizin sınıf içinde öğretmen ile bütünleşmenizi sağlayacak olan en önemli hususlardan biridir. Gözünüzün devamlı olarak tahtada ve öğretmende olması lazım. Beyninizle olduğu kadar; gözünüzle, kulağınızla, bileğinizle ve parmak uçlarınızla da öğretmeninizi takip etmelisiniz. Şimdi burada her branş için ayrı ayrı test çözme tekniklerini izah etmek istemiyorum. Bunlar sizlere muhakkak izah ediliyordur. Bu aslında çok sayıda soru çözülerek, pratik yapılarak kazanılacak bir kabiliyet. Ayrıca her öğretmen branşı ile alakalı olarak kendine özgü birtakım metotlara da sahiptir. Bunlar da size avantaj sağlayacak ekstra unsurlardır. Birinin klasik formüllerle uzun uzadıya çözdüğü bir soruyu bir başkası geliştirdiği pratik bir formül sayesinde çok daha kısa bir zamanda çözebilir. Aynı branşla ilgili olarak farklı hocalara soru çözdürmenin faydalarından biri de budur. ((öss hazırlık, test çözme tekniği)) Çok soru çözebilme becerinizin yanında bir de tekniğine uygun soru çözme kabiliyeti kazanırsanız eskilerin ifadesi ile 'aliyyülala' olur. Yani en güzel en üstün bir hallolur. Birincilerin birincisi olmanın önünü açarsın. Bazı zeki öğrencilerin sınavları erkenden bitirebilmelerindeki sırlardan biri de bu beceriye sahip olmalarında saklı. Biz öğretmenler hepimiz çeşitli sınavlarda gözetmenlik yapmışızdır. Herkese aynı sorunun sorulduğu ve aynı sürenin verildiği bu sınavlarda bazı öğrenciler sayfaları ağır ağır ilerlerken; müthiş bir şekilde soru çözmeye yoğunlaşan ve adeta başka bir aleme dalan dünya ile alakalarını kesen kimi öğrencilerin süratle bir branştan diğerine geçtiğine ve bitime epey bir zaman varken soruları çözmeyi tamamladığına; fevkalade rahat, kendinden emin bir eda ile son kontrollerini yaptığına şahit oluruz. Böylelerinin kalem oynatışındaki hızdan etkilenmemek mümkün değildir. Buna mukabil hazırlıklı olmayan talebe, sınavlarda kendini hemen belli eder. Ağır ağır çözer soruları, sanki üç saat on beş dakika değil de; ona ekstradan bir saat daha süre verilmiş gibi bir havası vardır. Sık sık esnemesi gece geç yattığının ve uyku düzeninin bozuk olduğunun en belirgin göstergesidir. Bazıları için bu durum sınavı ciddiye almadığı şeklinde de yorumlanabilir. Az soru çözdüğünden bazı teknikleri bilse bile bunları sınav esnasında uygulayabilecek istekten ve psikolojiden uzak olduğu için ilk bir saatten sonra cevap formunu bırakıp çıkma düşüncesi belirir içinde. Etrafında harıl harıl soru çözen insanların hali de canını sıkar ve bulduğu ilk fırsatta sınıftan ya da salondan ayrılır.((öss hazırlık, test çözme tekniği)) Bu şekilde daha baştan yenilgiyi ve başarısızlığı kabul etmiş bir ruh halinde olanlarla açık konuşmak gerekirse bir yere varılamaz. Dersleri düzenli takip etmek konuları kavrayarak ilerlemek, tekniğine uygun olarak olabildiğince süratli bir şekilde en az hata yaparak bol soru çözmek bu işin olmazsa olmazlarındandır. Zamanım var diyerek ahestelik yapamazsınız. Beklenmedik bir sürprizle karşılaşma riskini göz ardı edemezsiniz. Bir tarihte Adem adında Rizeli bir öğrencim vardı. Çok zeki bir çocuktu. Özelikle matematik alanında kendine özgü taktikleriyle oldukça güzel neticeler alırdı. Üniversiteyi kazanma noktasında kendisinden beklentimiz doğrusu oldukça yüksekti. Daha önce dershanede girdiği denemelerde başına hiç gelmeyen bir hadise o zamanlar uygulanmakta olan ÖYS'de geldi. Bazı sorularla inatlaşıp gereğinden fazla zaman ayırdığı için sınav sonunda problem yaşadı ve bu durum onun hayatının akışını değiştirdi. ((öss hazırlık, test çözme tekniği)) Türkçe ve sosyal bilgiler alanındaki soruların cevaplarını optik forma işaretlemiş tam matematik sorularını işaretlemeye başlayacaktı ki sınavın bittiğini haber veren zil çaldı. Adem'in bulunduğu sınav salonunda gözetmenlik yapan genç hocalardan biri derhal onun önündeki cevap formunu aldı. Matematik sorularının neredeyse tamamını yapmıştı ama işaretleme imkanı bir anda elinin altından uçup gitmişti. Ne dediyse o genç hocaya kendini dinletemedi. Göz göre göre yaptığı yirmi kadar matematik sorusunu işaretleyemedi. O esnada kat sorumlusuna gitmek de aklına gelmedi adeta zihni ve düşünceleri tıkandı. Engeller üst üste geldi derdini anlatamadı ve sınav bitiminin doğurduğu heyecanlı ortamda genç öğretmen Adem'in sorularının cevaplarını işaretleyemediği cevap formunu da alarak idari kata indi Adem'in bir yıllık emeğini ve hayallerini de beraberinde götürerek. Şimdi bu olayda yaşanan teknik aksaklıkları ve insanı zaafları sorgulamak istemiyorum. Lakin zamanı iyi kullanamamaktan ve soruları tekniğine uygun olarak çözüp işaretleyememekten kaynaklanan birtakım sorunlar bütün üniversite adaylarının başına gelebilir. Nitekim bu tür hadiselerin değişik versiyonlarına her sene şahit oluyoruz. Siz de bu ölçüler içinde durumunuzu gözden geçirin. Yapmanız gereken işlere odaklanın. Sınav esnasında da böyle aksaklıklarla karşı karşıya gelmemek için dikkatli olun. Adem'e gelince; tahmin edeceğiniz gibi o sene herhangi bir üniversiteye yerleşemedi. Fakat her şeye rağmen yaşadığı talihsizliğin tesirinden çabuk kurtuldu ve büyük bir azimle erken dönemden itibaren bir sonraki yıl yapılacak olan sınava hazırlanmaya başladı. Denemelerden çok güzel puanlar alıyordu. Ertesi yıl puanı kesilmesine rağmen İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi maliye bölümünü kazandı. Daha üniversitede okurken iş hayatına atılan Adem, şimdiler de sigortacılık yapıyor ve sektörün önde gelenleri arasında yer almak için çabalıyor.